Ahmet Karadağ; "ARTIK ÖNCELİK MANİSAMIZIN"

Türkiye Kent Konseyleri Birliği Denetim Kurulu Başkanı Ahmet Karadağ, geride bıraktığımız genel seçimlerin ardından değerlendirmelerde bulundu. Seçimlerin neticelenmesiyle birlikte artık yaşadığımız şehrin çözüm bekleyen sorunlarına odaklanmamız gerektiğini söyleyen Başkan Karadağ; “Ülke gündemimizi ve dolayısıyla şehrimizi de yakından ilgilendiren genel seçimleri geride bırakmış bulunuyoruz. Demokrasinin en büyük göstergesi olan seçim sonuçlarının hayırlara vesile olmasını temenni ederim. Manisalılar olarak temsilcilerimizin şehrimizin yararına katkı sağlayacak çalışmaları önceleyeceklerinden şüphe duymadığımızı da ifade etmek isterim. Artık uzun süredir gündemimizi meşgul eden seçim tartışmalarından sıyrılmalıyız. Biran evvel Manisa’ya odaklanmamız gerekiyor.

Çözümü yerelden başlayan sorunları masaya yatırmalı, başlamış ancak yavaş ilerleyen, bir şekilde takılmış kalmış konuları acilen konuşmalıyız. TÜİK verilerine göre sanayileşmesi, tarımsal üretimi ülke ortalamasının üzerinde görülen Manisa’yı; şehirleşme, sosyal yaşam alanları, eğitim kalitesiyle daha ileri noktalara taşımak gerekiyor. Şehrimiz hızla büyüyor, büyümeğe devam edeceğinden de hiç şüphemiz yok. Ancak bu büyüme hızının Manisa’nın gelişimine doğrudan katkı sağladığını söylemek çok mümkün değil. En büyük sorunu ova ve milli park alanı Spil Dağı arasında sıkışmış bir şehir haline gelmekle yaşıyoruz. Medeni bir şehir haline gelebilmemizin ilk şartının bu sıkışmışlığın giderilmesi olduğu aşikar. Dolayısıyla Manisa’nın imarı konusunda sorumlu olan tarafların, sonucunda ilk kazananın vatandaş olacağı bir çözüm üretmeleri ve bu konuda ellerini çabuk tutmaları elzemdir. Rant düzenine dönmesine engel olunmuş, hak sahibi vatandaşlarımızın mağdur edilmediği bir düzen şehir olarak gelişmemizin önünü açacaktır.

Böylelikle kaderi insanların saatlerce otopark aradığı, zamanını sevdikleriyle değil trafikte geçirdiği, İzmir’e gitmenin hobi olduğu, yol kenarlarında piknik yapılmaya mahkum edilmiş, merkezinin neresi olduğu belli olmayan, yayaları değil araçları önceleyen bir şehrin yaşayanları olmaktan kurtulabiliriz. Merkezine yapılaşmayı değil, insanların mutlu yaşamasını yerleştirdiğimiz bir planlamanın keşkeleri olmaz, iyi kileri olur. Fabrikalarda uzun mesai sürelerinde alın teri döken Manisalı, yaşanılabilir bir şehri fazlasıyla hak ediyor. Onların yorgunluklarını gidermelerine yardımcı olacak, aileleriyle birlikte vakit geçirebilmelerini kolaylaştıracak bir Manisa hayalini, tüm karar vericilerin öncelikleri arasına alması, yerelden başlayan çözümlerin yeni seçilen temsilcilerimizin de destekleriyle hayata geçirilmesi beklentimizdir.” dedi.